Holoterapi Nefes Çalışması, günlük bilincin dışına çıkarak farklı bilinç durumlarını gözlemleyebilme fırsatı vermektedir. Bu yüzden farkındalığın fizik dünyanın dışına doğru genişlemesini ve hayatın tüm boyutlarını algılanabilmesini sağlayan en önemli bilinçaltı çalışmasıdır. Holoterapi esnasında oluşan trans hallerini deneyimlerken önümüze geniş bir yelpaze açılır. Tüm zamanları kapsayan atasal ve ırksal ortak bilinç anılarına uzanmak mümkün olur. En önemli olarak ölüm-doğum deneyimleri tekrar gözlemlenerek birçok rahatsızlığın kendiliğinden iyileşmesi sağlanabilir.

Doğa, evren ve Tanrı kavramları yeniden sorgulanabilir. Bu sorgulama sonucunda kişi kendini her şeyle birlikte tek beden olarak hissedebilir. Gözlemimiz dışında kalan farklı anılarımız bilincimizde öne çıkar. Farklı boyutları gözlemlemeye ve ilişkiye geçmeye başlanır. Herkes aynı nefes tekniğini uygulamasına rağmen her kişinin kendi zihin haritasında kendi açılımları oluşur. Farklı uzanımlar sonucu farklı deneyimler ortaya çıkar.
Döllenişimizin hücresel kaydı, doğum sırasında ortaya çıkmış deneyimler ve biyolojik doğum aşamalarının psişe ve bedenimizde saklanmış anıları Holoterapi Nefes Çalışması sırasında oldukça ayrıntılı bir biçimde deneyimlenebilir. Doğumda deneyimlenen duygular yaşamda ilk karşılaştığımız duygular olduğu için daha sonraki hayata deneyimlerinde parmak izi gibi bir patern oluştururlar. Doğum ağrıların başlamasıyla çoğumuz korku, heyecan, agresyon, öfke, cinsellik, depresyon gibi duyguları ilk doğum kanalında yola çıktığımız zaman tanırız. Bazen de bu duygulardan birisi yoğunlaşır ve bütün yaşam boyu sürecek izler bırakır üstümüzde.
Birçok bilim adamının öngörüsünde birçok zihinsel ve fiziksel hastalığın psikopatoloji doğum travması ile ilgili olarak duygular dış uyaranlarla değil, iç dünyamızda oluşmuştur. Dış uyaranlar herkes için aynı olduğu halde iç dünya farklıdır. Duygulara bağımlı canlılar olarak beklide hiç istenmeyen duyguların esiri olarak aynı travmatik olaylar tekrar tekrar yaratılır. Nefes deneyimi sırasında bu duygu oluşumunu anlaşılır hale gelebilir. Onu yeniden yaşantılamak bu duygu ihtiyacını ortadan kaldırabilir ve özgürleşme sağlanabilir.
Doğum sırasında yaşanan olumsuz kayıtları geriye dönük çözmek için doğum deneyimini yaşamak gerekir. Doğum sırasında yaşanan deneyim ve duygular o kadar çeşitli ki, herkesin deneyimi ve dolayısıyla hafızaya alınan kayıtlar kişilere özgüdür ve algılanan vizyonlar birbirinden tamamen farklıdır.
Sezaryan doğumlar için durum biraz farklıdır. Sezaryen deneyimi kafa karışıklığı, sabırsızlık, panik gibi birçok şeye sebep olabilmektedir. Bunun sebebi de hazırlıksız olarak aniden değiştirilen ortam, alışık olduğu ortamdan birden bire çekilip alınmanın bıraktığı etkiler, kayıtlar olabilir.
Sezeryan, bebek için yaşamsal bir tehlike durumunda yapılmışsa cerrahın eli kendisine uzanan ilahi bir yardım gibi algılanmış ve kayıtlanmış olabilir. Hızlı solunum, aşırı ilaç kullanımı, korku travması durumunda ya da psikotik durumlarda halüsinasyon görülebilir. Buna bağlı olarak Holoterapi sırasında görüldüğü söylenen vizyonlar, kana alışık olduğu seviyenin üstünde aşırı oksijen yüklenmesi sonucu oluşmuş halüsinasyonlar kayıtları da olabilir. Ancak halüsinasyon yaşanılan halin içeriğini ve bunu gören kişide o anda neler olduğunu açıklamaz.
Holoterapi Nefes Uygulamasında, bir elektronik alettin elektronik devrelerinde kısa devre oluşturulduğunda kendi fabrika programlarına döndüğü gibi, beden orijinal çalışma programına geri dönecek biyokimyasal ayarlar yapar. Bu bedende mevcut bulunan iyileştirme programlarının devreye girmesidir. Bu program devreye girdiğinde kişiyi bir tür radar gibi tarayarak iyileşmesi için gerekli deneyimi o anda ona yaşatma ortamı sağlar. Doğaldır ki izlenilen vizyonlar, uzanılan yerler, görünen semboller sonrasında anlatılan hikâye ve bunun sonucunda elde edilen neticeler farklı olur.
Holoterapi çalışmasında tüm bedende ve dolayısı ile beyinde O2 miktarı artıp CO2 miktarı azaldığı için, hipofiz ve epifiz gibi bazı merkezlerin serotonin, DMT gibi molekülleri farklı düzeylerde salgılanırlar. Değişen biyokimya beyin çalışma düzeyinde farklı etkiler oluşturur. Farklı kabiliyetler ortaya çıkar. Bir kez bile Holoterapi deneyimi yaşayan en materyalist kişiler bile daha derin düzlemlerin varlığını ve doğum anından beri süregelen süreci hissedebilir ve kabul edebilirler.

Mustafa Kartal

mkartalll@yahoo.com