Kızgınlık çok hafif bir etkiden, şiddete kadar gidebilen bir duygudur. Öfkeyle birlikte beden üzerinde bir takım fizyolojik ve psikolojik değişimler görülür. Vücut biyokimyasında adrenalin ve noradrenalin hormonunun salınımı artar. Nefes alıp verme ve kalp atışı hızlanır. Göz bebekleri büyür ve tansiyon çıkar. Kızgınlık birçok nedene bağlı olarak kolayca gelişebilir. Bunlar kişinin dış dünyası ile ilgili olduğu kadar içselde olabilir. Belli bir dozda kızgınlık normal ve hayatın devamı için gerekli sayılır. Belli bir düzeyi aşan kızgınlık durumlarında ise kendisine veya çevresine zarar verme görülebilir. Kızgınlık kontrol edilebilir bir duygudur ve önemli olan o sınırı koruyabilmektir. Kızgınlık ve öfke kontrolünde kullanılan savunma sistemleri genellikle kızgınlığını sergileme, sakinleştirme ve bastırma şeklindedir.
Kızgınlığını sergileyerek ifade etmek kontrolsüz bir şekilde saldırgan davranmak değil, gerektiği kadar hoşnutsuzluğunu bilinçli olarak gösterebilme durumudur. Önemli olan duygu ve düşünceleri amacına uygun olarak diğerlerine doğru bir şekilde ifade etmektir. Kızgınlık ifade edilmek istendiğinde kontrolsüzlüğü engellemek için nefes kontrolü gerekir. Hızlanmış, kontrolden çıkmış duygu ve düşünce sistemini yavaşlatarak gerçek ihtiyacı belirlemek ve buna uygun davranış sergilemek için hiç ara vermeden on derin nefesi burundan hızla alıp, ağızdan yavaşça ohhh diyerek ya da hohlayarak vermek enerji blokajını çözer.
Sakinleştirme; Dışsal tepkilerimizden çok içsel tepkilerimizi kontrol altına almamız anlamına gelir. Gerçekten kızgın ve kontrolsüz olmanın karşılığı olan bir nefes alma şekli vardır. Bu sakin ve gevşemiş durumda olduğunuzun tam tersi bir durumdur. Sakin ve kontrollü olduğunuzda nefes alışınız hızlı ama verişiniz yavaştır. Kızgın ve kontrolsüz olduğunuzda ise genellikle ağızdan yavaşça alınan nefes burundan hızla verilir. Halk arasında “burnundan soluyor” veya “boğalar gibi burnundan alev saçıyor” sözleri kızgınlığın iyi birer ifadesidir.
Derin, düzenli ve dikkat odaklı nefes alış verişler vücut sistemini yavaşlatır. Daha uzun zamanda düşünerek hareket etmemizi sağlar. Kalp atışlarımızı ve hormonal sistemimizi dengeye sokar. Gereksiz adrenalin üreterek savaş ya da kaç etkisi yaratmamızı engeller. Kızgınlığın makul ve katlanılabilir bir seviyeye çekilmesine imkan sağlar.
Üçüncü yol ise bastırmadır. Burada öfke o an için bastırılıp daha sonra olumlu duygularla yer değiştirilerek kontrol altına alınmaya çalışılır. Bu yol sürekli kullanıldığında her zaman olumlu duygulara çevirmek mümkün olmayabilir. Bu durumda öfke içe yönelerek depresyon, somatizasyon gibi çeşitli rahatsızlıklara dönüşebilir. Duyguların gereği gibi zamanında ve ortamında ifade edilememesi birçok değişik rahatsızlıklara yol açar. Kişinin kızgınlık duyguları bastırıldığında daha sonra değişerek kin ve intikam alma gibi yollarla kendini gösterebilir. Kızgınlığın bastırılması çok özel durumlar dışında önerilmez.
Kızgınlığın kontrol altına alınması için nefes teknikleri;
Her zaman nefes farkındalığı içinde olarak davranışları kontrol altında tutmak gerekir. Gereksiz kızgınlığa yol açacak adrenalin salgısı oluşturmamak için sempatik sinir sistemini aktive edecek üst solunumdan kaçınmak, bunun yerine düzenli yumuşak damak ve diyafram eşleşmesi ile bütünsel nefes almaya ve kanın ph değerini düşük tutacak nefes döngüsü oluşturmaya gayret etmek gerekir.
Kızgınlık belirtileri görüldüğünde veya kızgınlığın farkına varıldığında on adet derin nefes arka arkaya alınması kalp ve karın bölgesinde oluşan blokajın dağılmasına ve elektriğin topraklanmasına yarar.
Kızgınlık yaşama ihtimali yüksek olan bir durum öncesinde burundan hızla alıp yavaşça ağızdan vereceğiniz nefeslerle fizik, duygu ve düşünce bedenler üzerinde yavaşlama, sakinleşme ve gevşeme sağlanarak potansiyel kızgınlıklara karşı önlem alınabilir.
Her türlü önlem alınmasına rağmen giderilemeyen, obsesif bir görüntü alarak takıntı durumuna geçen kızgınlıklar için değiştirici ve dönüştürücü nefes teknikleri ile beyin sapı ve medulla üzerinde yoğunlaşan elektriği tamamen nötr hale getirmek mümkündür. Nefes teknikleri içinde yer alan üç kısa bir uzun nefes çalışmaları Timus bezini ve bağışıklık sistemini aktive ettiği için kızgınlığa karşı dengeleme oluşturmak için kullanılması uygundur.
|